30 Ağustos 2009 Pazar

26 Ağustos 2009 Çarşamba

11 Kasım 2008 Salı

Mickael Rensing


Bayern Münih'in kaleci antrenörü Rensing'in Schalke maçındaki performansından memnun kalmadığını belirtmiş. Yedikleri golde, Rensing'in fazla açılmaması gerektiğini belirtmiş ve eklemiş: ''Onun daha çok gelişmesi gerek.'' Buradan Klinsmann ve ekibinin Rensing'in performansından memnun olmadıklarını ve Allianz Arena ya da başka bir yerde Rensing kaleyi koruduğunda içlerinin rahat olmadığını anlayabiliriz.

24 yaşında Rensing. Tabi, Kahn'la geçen o kadar dönemden sonra (2002 World Cup oynandığında 7 yaşındaydım ve Kahn hiç gol yemez sanardım) ister istemez Rensing'e az da olsa bir güvensizlik duyulabilir. Schalke ya da Hannover maçlarında yediği goller çoğalırsa bu güvensizlik herkese daha fazla şekilde yayılır. İşte o zaman Bayern Münih yönetimi, yeni Kahn'ı ikinci kaleci durumuna dahi düşürebilir.

Şu anda Hans-Jörg Butt'ın sağlık durumuyla ilgili bir bilgim yok. Fakat Rensing'in formunda bir düşme gözlenirse Butt, mutlaka kaleyi devralacaktır. Leverkusen efsanesiydi kendisi ama Benfica'dan kendini burada buldu. Belki de 34 yaşındaki kaleci için yeni bir fırsat.

NBA-Günün Maçları


NBA'de dün 5 maç vardı. Orlando, Blazers'a yenildi. Roy ve ekibi oldukça iyi gidiyorlar. Genç bir takımlar. Şu an için onlar adına en kötü olan şey Oden'ın bitmek bilmeyen sakatlıkları. O da düzelirse Portland Batı'da birkaç sene içinde zirveye oynar. Hedo'da 35 attı ama takım ona ayak uydurumayınca maçı kaybetti Magic. Baya istikrarsızlar.

Heat, Nets'i yendi ve galibiyet mağlubiyet konumunda galibiyeti öne geçirdi. Suns evinde zor anlar yaşadı ama Amare'ye duacılar. Celtics'i bu sezon yine muhteşem üçlü taşıyor. Deplasmanda Pierce 36-9-4 yaptı. Garnett'de double-double ile işi bitirdi. Thunder ise son çeyrekte atak yemeseydi 2. galibiyeti alabilirlerdi. Fakat Pacers'ta 24-7-10 yapan T.J Ford, Thunder'ın ipini çekti. Durant'ta 36 sayı attı.

SONUÇLAR

Celtics (7-1):94- Raptors (4-3): 87
Nets (2-4): 94- Heat (4-3):99
Blazers (4-3):106- Magic (4-3):99
Grizzlies (3-5): 102- Suns (6-2): 106
Thunder 1(1-6): 99- Pacers (3-3): 107

10 Kasım 2008 Pazartesi

Olacak mı?


En sonunda bu taraftar grubu 20 yıl sonra şampiyonluk görebilir. Abramoviç'in Chelsea'yi satın aldıktan sonra patlattığı bombalar, United'ın Ronaldo&Rooney&Tevezli günlerinden sonra Liverpool'da bir çekirdek oluşturmayı başardı. Her sene Anfield'da kaybedilen saçma sapan onlarca puan olurdu. Fakat bu sene onu minimum yaptı. Stoke karşısında alınan beraberliğin dışında takım iç sahada iyi gidiyor. En önemlisi özgüven geldi.

Her sene ligde kötü CL'de iyi Liverpool görürdük. Bu sene CL rüyası başlamadan bitecekti. Standard Liege öyle bir mücadele etti ki uzatmaların son iki dakikasında Kuyt'un attığı gol gruplara taşıdı Liverpool'u. Gerçekten bir iş kazasına uğrayabilirdik. Ne var ki artık bu takımda kendini kabul ettiren 18 numara bizi bu durumdan çıkardı.



Kaptan, takımını taşıyor. Böyle bir oyuncu dünya üzerinde az gerçekten. Onun hakkında bazı insanlar son günlerde kötü düşünüyor. ATL. Madrid maçının sonunda penaltıyı aldı gerçekten. Ama profesyonel olmak bunu gerektiriyor. Gerrard yine bildiğimiz Gerrard. İngiltere'nin ve Liverpool'un dinamosu. Bu sene EPL'de olacaksa onun sayesinde olacak en fazla.

Torres'de bu takımda artık efsane olmaya aday. Sakatlık onun belini bükmediği sürece dünyanın en iyi 10 oyuncusundan biridir benim gözümde. Yeni alınan Keane ile de oynayacağını gösterdi. O, herkese uyum sağlıyor.

Bir paragrafda Riera'ya açalım. Oldukça etkili kanatlarda. İniesta olmasa belki de şu anda İspanya'da banko oynayacaktı. Fenerbahçe'de peşine düştü, Liverpool gitti aldı. Espanyol'da yaptığını burada da yapıyor fazlasıyla. Babel-Riera-Pennant-Kuyt gibi kanat adamlarının bulunduğu bir takımda artık rotasyon yapmak kolay.

Kalemiz de emin ellerde. Reina, İspanya takımının ikinci kalecisi. Itandje ve Cavaleri de iyi yedekler. Sene başında Mourinho'nun dediği gibi kalesi emin ellerde Liverpool'un. Reina'nın Belçika'da kurtardığı penaltı olmasa şu anda takım UEFA Kupası'nda mücadele ediyor olabilirdi ama neyseki Reina var kalede.

Bu sene transfer'de alınan Keane'de yetenekli bir oyuncu olduğunu gösterdi. İlk başlarda pek etkili gözükmese de kendi performansını kısa sürede ortaya koydu. Arsenal için 8 neyse Liverpool için de 7 odur. 7 numara var sırtında onun. Komitenin ona ödediği 20 milyon euronun hakkını veriyor.

Transfer'de son yıllarda genç oyunculara da yöneldik. Her ne kadar Arsene Wenger'in Arsenal'i kadar olmasa da Liverpool'da G.Amerika'da oyuncu izliyor. Daniel Pacheco, Vitor Flora ve David N'gog; bu oyuncu izleme komitesinin eseri.

Bu sene defansımız da sağlam. Aynı Gerrard gibi emektar defans oyuncusu Carragher, her maça aynı motivasyonla çıkıyor. Danimarkalı Agger, sakatlığı tam olarak atlattı. Martin Skrtel'de sağlam bir defans oyuncusu. Hyppia da bunlara ek olarak defansta bir alternatif bazen. Beklerde ise Aurelio-Dossena solda, Degen-Arbeloa sağda oynuyorlar. Defans rotasyonundan yana da sorun yok.

Orta sahayı konuşmaya gerek yok. 24'lük kaptan Masch, Gerrard, Xabi Alonso, Riera, Babel, Pennant, Benayoun, Lucas Leiva ve daha ismini unuttuğum birçok oyuncu takımın orta saha rotasyonunu oluşturmakta. Kağıt üstünde kadro bence hep iyiydi. Ama uygulamada sorun oldu. Bu sene o da yok. Bakalım, belki de Liverpool; United'ın kendisini yakalamasına izin vermeyecek.

Ailton'dan 10 Emir


Şimdilerde İsviçre-Avusturya sınırında bir takım olan Altach'da bile düzenli forma şansı bulamayan ''göçebe'' Ailton, futbolcu olmak isteyen gençlere 10 tane nasihat vermiş. Fakat yazacaklarımdan 6. madde biraz ağır gibi. Siz siz olun 6. maddeye uymayın...
1- Asla danışmanlarınıza güvenmeyin.

2- Her zaman ailenizin yanında olun.

3- Kalbinizin çarptığı kulübü asla terk etmeyin.

4- İyi ve kötü arkadaşlarınızın ayrımına varın.

5- Ne düşünüyorsanız, onu söyleyin. İnsanlar sizi sever.

6- Dilediğiniz gibi yiyin, birkaç fazla gram sizin hızınızı kesmez.

7- Dakik olun yoksa bunun bedeli ağır ödersiniz.

8- Paraya dikkat edin, ne kadar hızlı gittiğini anlayamazsınız.

9- Nereden geldiğinizi asla unutmayın, akrabalarınızı kollayın.

10- Ününüzün tadını çıkarın, her an uçabilir.

Bent Hayat Veriyor

Dün, City karşısında 2-1 kazanıp 16. sıraya yükseldi Spurs. Redknapp, onları yola getiriyor anlaşılan. Takım daha mücadeleci oldu. Bent'de haftaiçinde Zagrep'te hat-trick yaptıktan sonra Spurs'e yine attığı 2 golle galibiyeti getirdi.

Bakalım bu pahalı kadro harcanan paranon hakkını verebilecek mi? Modric'ler Dos Santos'lar Corluka'lar Pavluychenko'lar yavaş yavaş kendilerine geliyorlar. Spurs taraftarı da kaybettiği umudunu yeniden kazanmaya başladı. En kısa sürede tırmanmaları gerekecek zirveye. Aksi takdirde geçen senenin Valencia'sı gibi olacaklar.

Anelka-Tuncay-Aurelio

Sakatlıktan çıkan Tuncay, dün Villa Park'ta kendinden geçti. 36 ve 90'da Boro'yu zafere taşıdı. 2006-2007'nin sonlarında ''o benim oğlum, sözleşme sorun değil'' dediği Tuncay'da bedelsiz uçmuştu yuvadan. Başlarda eleştrilse de şimdi taraftarının yüzünü güldürüyor.
Anelka... Fenerbahçe'nin çapının o dönemlerde kaldıramadığı, taşıyamadığı Fransız... Chelsea'de her maç gol atıyor. Dünde Blackburn'e salladı 2 tane. Onun diğer ikisinden farkı ise yaklaşık 10 milyon euroya gitmiş olması. Unutmadan, şu anda 10 golle açık ara gol kralı...


Geçen sezon Aziz Yıldırım'ın sözleşmesini uzatmadığı için Betis yollarına düşen Aurelio, Numancia'da iki tane salladı. Gazeteler manşet yapıyorlar onu. Takımın her şeyi oluverdi bir anda. Tabi bu doğal; Aurelio FB'de oynarken de diğer kulüpleri kendine hayran bırakıyordu. Bu gidişle iyi bir transfer yapar.




Geri Döndüm...

Uzun süredir yazmak nasip olmadı. Fakat yeniden burdayım. NBA'de başladı son sürat. Hep beraber geniş bir içerik bizleri bekliyor olacak. Bizden ayrılmayın efenim...

3 Eylül 2008 Çarşamba

Yorumsuz...


Resimdeki yıldızlar; Berbatov, Messi, Ronaldo, Fabregas, Kaka, Torres... Devre arasında City'nin hedefindekiler bunlarmış. Henry'de koymamışlar fotoya...

2 Eylül 2008 Salı

Fenerbahçe Yönetimi#1


Şimdi Fenerbahçe.Org'a girdim ve yine zeki bir başlık: ''Gürcan Bilgiç sezonu açtı.'' güldüm doğrusu. Bilgiç'e geçen sene baya bindirdiler, resmi siteden. Geçenlerde de Eto'o için Fotomaç sponsor olursa alırız diyorlardı. Komik ve zekice.

Foto Futbol #3 (Son haftanın en iyi beş transferi)

1. Robinho- Manchester City
2. Diego Milito-Genoa

3. Roman Pavluychenko-Tottenham


4. Dimitar Berbatov-Man Utd.


5. Ricardo Quaresma-İnter
Daha: Albert Riera, Louis Saha, Fellaini, Finnan, Baros, Kezman, Josico...



İngiltere'den Son Gün Transfer Manzaraları

İnanılmaz bir son gün oldu gerçekten. Takımlar kıyasıya savaştılar. Dilerseniz saat saat Premier Lig'de transferin son günü.
Saat 09:00-Tottenham, Roman Pavluychenko ile anlaştığını duyurdu.

Saat 11:00-Tottenham, Manchester City'nin sağ beki Corluka'yı da aldı.

Saat 12:30- Manchester City, takımı Arap şirketine satıldı.

City, İlk olarak Berbatov'a saldırdı. Rakam ise 37.5 milyon avro yani yaklaşık 43-44 milyon euro. Tottenham teklifi kabul etti. Fakat Berbatov, gitmek istemiyorum dedi. Hal böyle olunca transfer suya düştü.

City, sonra Robinho için gitti. Gece geç saatlerde 42 milyon euroluk bonservis bedeli ile Robinho, City kadrosuna katılmış oldu.

Saat 17:00-Berbatov'un gitmeme kararından oldukça mutlu olan United, Berbatov'un kulübüne yine 30.75 milyon pound teklif etti. Spurs kabul etti, gece geç saatlerde Berbatov, United'a transfer oldu.

Son olarak City'nin Robinho'yu kadrosuna katması, Arsenal ve Chelsea arasındaki planları bozdu. Robinho Chelsea'ya gidemediği için, Kalou'da Arsenal'e gelemedi.

Berbatov Manchester United'da


Manchester United, sonunda Bulgar golcü Dimitar Berbatov ile anlaştı. Transfer için Tottenham kulübüne 37.5 milyon avro ödendi. Tottenham, Berbatov'u almak için Leverkusen'e 15 milyon Euro ödemiş zamanında. Yaklaşık 20 milyon euroluk bir gelir söz konusu. Bu sayede 15 milyon euroya gelen Pavluychenko ve 22 milyon euoroya Zagreb'den alınan Modric'in parası da çıktı.

Transferin Man U. için önemine gelirsek; Berbatov'la birlikte takımda forvet sayısı 3'e çıktı. Ronaldo'yu sayarsak 4. Tevez-Rooney-Berbatov, hangisi kulübede olacak, hep beraber görme imkanımız var. Berbatov'da resimde bayağı bayağı mutlu, bu onun rüyasıydı zaten.

Bu işin ben Ronaldo'ya yaramayacağını düşünüyorum. Biliyorsunuz kendisini Ronaldo yapan çıkışı Nistelrooy, Madrid'e gittikten sonra yapmıştı. Yani Nistelrooy, bir nokta santrofordu. Fakat şu an takımda forvet hattını oluşturan Tevez-Rooney nokta değil, hareketli oyuncular. Berbatov ise onlara zıt. Bakalım Ronaldo; Berbatov ile beraber oynayacakları karşılaşmalarda nasıl bir performans gösterecek?

Türkiye'den Son Gün Transfer Manzaraları

Transferin son gününde Türk takımlarıda ellerini çabuk tutup, son dakika imzalarıyla transfer yaptılar. İşte son gün transfer borsası:

*BJK; Schildenfeld'den ''1 yıllığına'' kurtuldu. Oyuncu, Duisburg'a bedelsiz olarak kiralandı.

*Denizlispor; MSK Zilina takımından Slovak golcü Ivan Leivata'yı 1 yıllık kiraladıç

*Ankaraspor; Norveç 2.Lig takımlarından Honefoss'un forveti Senegalli golcü Konate ile anlaştı.

*Galatasaray; Bursaspor'dan sağ bek Serkan Kurtuluş'la 5 yıllık kontrat yaptı.

*Ankaragücü; Çaykur RizeSpor'un Brezilyalısı Chavez Leandro ile anlaştı.

Liverpool Haber Turu

İlk haber biraz geç oldu ama güç olmasın:


*Stanley Park stadının yapımı ertelendi.


*Albert Riera'yı kadromuza kattık.


*Finnan'ı Espanyol'a sattık.


*Fernando Torres 2-3 hafta yok.


*Takıma David N'gog ile birlikte gelecek planları dahilinde Vitor Flora alındı.


*Voronin Hertha'ya kiralandı.

Robinho Manchester City'de!!!



Transferin son ve en önemli kazığı Robinho'nun Real Madrid'den 42 milyon avro bedelle, Manchester City takımına gitmesi oldu. Gerçekten bu işte profesyonellikten anlamadıklarını kanıtlarcasına 42 milyon euroyu paşa paşa ödemişler. Şimdi Real Madrid yöneticileri mutluluktan uçuyorlardır.

Bugün transferde Berbatov ve Villa'ya resmi teklifte bulunduklarını okudum, şimdide Robinho'yu almışlar. Yani piyasaya dalmışlar diyelim. Bugün bir diğer aptalca hamle ise Corluka'nın Spurs'e verilmesi idi. Gencecik adamı -belkide geleceğin en iyi sağ bekini- 10 milyon avroya sattılar, deli saçması!

Taktik incelemesi, sabaha inşaallah. Haberi vermiş olduk böylece, iyi geceler...

1 Eylül 2008 Pazartesi

Giricek'ten Resmi İmza


Büyük transfer gerçekten. Childress'dan sonra, belki de ondan da iyi bu senenin en büyük transfer bombası. NBA'e dönüş opsiyonu da var sezon sonunda Gordan'ın. Hayırlı olsun, sakatlıksız bir sezon olsun süper şutör Hırvat için...

Corluka Tottenham'da

Pavluychenko'yu 25 milyon euro'ya kadrosuna katan Tottenham, Hırvat Corluka ile de anlaşmış. Savunmaya sağlama aldılar. Hırvat Milli takımının formasına 24 kez sırtına geçirmiş, Corluka. Spurs, bu sezon transfere çok para harcadı ama 3 haftada elde var 1 puan. Benim ve birçok kişinin ilk 4 adayı Tottenham. Umarız bu harcamalar boşa çıkmaz.

Aurelio Şoku

Milli Takım'da Aurelio şoku yaşanıyormuş. Real Betis-Recreativo Huelva maçında dizinden sakatlanmış ve büyük ihtimalle de iki maçta da yokmuş, beter olsun. Onun yerine alternatif bol neyseki. Topal, Selçuk, Ayhan, Nuri, Mehmet Topuz orada oynarlar. O bakımdan eksikliğini hissedeceğimiz bir oyuncu değil.

Tiago&Giovanni Cobolli

Juventus'ta son yılların en ilginç olaylarından biri yaşandı. Takımın ön liberolarından Tiago'yu elden çıkarmaya çalışan Cobolli, Tiago'yu çileden çıkarmış olmalı ki, Tiago onu tuvalete kilitlemiş. Cobolli'nin imdadına ise Juventus takımının kaptanı Alessandro Del Piero yetişmiş.
Cobolli, Everton ya da Fenerbahçe'den birine satmak istemiş Tiago'yu. Fakat adam ben CL'de oynamak istiyorum demiş. Yine dinlememiş görüşme yapmış o takımlarla. Sonunda cezasını bulup, rezil olmuş. Bakalım Juve'den ceza gelecek mi, gelecekse nasıl bir ceza ile karşılaşacak Tiago?

Krkic Sonunda...

Barcelona'nın genç yeteneği Bojan, İspanya Milli Takımının Dünya Kupası Eleme Grubunda oynayacağı maçlar için; sakatlanan Torres'in yerine girmiş kadroya. Del Bosque, 80'lerde Bojan'ı oyuna alıp, sorunu çözecektir. Guiza'ya da ilk 11 yolu gözüktü heralde. Neyse, bu sorunda çözülmüş oldu...

Tatil Arası

Okul başlamaadan önce, son bir kez tatil yapayım dedim. Bir hafta boyunca burası kapalı kaldı ama yeniden son sürat devam edeceğiz...

23 Ağustos 2008 Cumartesi

Turkcell Super Lig (1. Hafta'ya Bakış)


Lafı uzatmadan analizlere geçelim. Yeni sezon bugün oynanan maçlarla start alıyor. Türkiye Ligi'nin 50. sezonu hayırlı uğurlu olsun.

Galatasaray-Denizlispor

Galatasaray kadrosuna; Kewell, Meira ve De Sanctis gibi iyi oyuncular aldı. Bunun yanında yine gelecek vaat eden Alpaslan Erdem ile de anlaştı. Denizlispor ise takımın % 50'si olan kaleci Hamidou'yu Kayseri'ye, Yusuf'u da Bursa'ya verdi ve zarzor kümede kaldığı sezonlardan sonra küme düşmeye bir adım daha yaklaştı. Cim-Bom favori...

Sivasspor-Kayserispor

Geçen senenin 3'lü averajla 4. cüsü Sivasspor, Avrupa kupalarında en erken oynayan Türk takımıydı. İlk turda Karadağ'ın Grbalj'i takımını geçen Yiğidolar, ikinci turda Portekiz'den Braga'ya elendi. Kadrosunu Herve Tum gibi bir silah ile güçlendiren Sivas önünde ilk sınavına çıkacak olan Kayseri ise; üç bomba transfer yaptı. Giden Gökhan Ünal'ın yerine herkesin peşinden koştuğu Sporting'den Puroviç ve Wigan'dan Aghohowa ile güçlendiren Kayseri, bunların yanına Aghohowa'nın takım arkadaşı Olembe'yi de ekledi. Tüm bunları göz önünde bulundurur isek güçlü Kayseri bir adım önde.

Belediyespor-Eskişehirspor

TSL'ye yükselen kadroya Youla ve Dahmene gibi iki iyi oyuncuyu ekleyen Eskişehir, transfer döneminde Okan Buruk'u Galatasaray, Kerim Zengin'i de Fenerbahçe'den alan İ.B.B'ye karşı TSL'de uzun süre sonra ilk maçına çıkıyor. Favori, İ.B.B gibi gözüküyor. Yine de Eskişehir, yabana atılmamalı.

Hacettepe-Bursaspor

Eski adıyla G. Birliği OFTAŞ, Bursa önünde. Kadrosuna bizim akraba olan Ümit Bozkurt'u katan Hacettepe, Ivankov ve Yusuf gibi iki iyi oyuncuyu alan Bursa önünde. Yusuf'un oynamayacak olması Hacettepe'yi favori kılabilir. Bakalım Osman Özdemir'in öğrencileri, geçen seneki başarılarını tekrar edebilecek mi?

Gaziantepspor-Fenerbahçe

Bu değerlendirmeden sonra maç için Kamil Ocak'ın yolunu tutacağım. Kadrosuna Ivan ve Tabata'yı ekleyen Antepspor, rakibiyle oyuncu krizini çözmeyi başardı. Fenerbahçe ise kadrosuna Guiza, Emre, Burak gibi oyuncular aldı fakat Aurelio'yu kaybetmeleri oldukça kötü oldu. Bu maç, Aragones; Semih-Emre değişikliği yapacak. Fenerbahçe'nin sezonu deplasmanda açtığı son 4 maçta 3 beraberlik 1 yenilgi aldığını hatırlarsak beraberlik ilk sonuç gibi.

Trabzonspor-Ankaraspor

Kadrosuna 20 kadar oyuncu katan Trabzon, Avni Aker'de sezonu açıyor. Isaac'in milli takım kampında olması sebebiyle bu maçta olmayacağını hatırlatalım. Kötü geçen sezonlardan sonra toparlanmak isteyen TS, bu maçtan galibiyetle ayrılır.

21 Ağustos 2008 Perşembe

Foto Futbol#2 (Fenerbahçe'de Ön Libero Sorunu)

















Yukarıdan aşağıya: Senna, Colsa, Josico, Maniche, Tiago, Emerson...

Juve'ye Trezeguet Şoku

Juventus'un süper yıldızı Trezeguet sakatlanmış. Bir süredir dizinde ağrıları bulunan Trezeguet, ağrıyan yerinden ciddiliği tespit edilemeyen bir sakatlık geçirmiş. Ameliyat gerekebilirmiş. Ameliyatın ne kadar sürede Trezeguet'i sahalara döndüreceği muamma.

Juventus, forvet bakımından neyseki zengin. Eğer ameliyat gerekirse, Amauri ve Del Piero orayı idare edebilirler. Bunlara Iaquinta da dahil. Umarız Trezeguet, sahalara en kısa zamanda döner ve eskisinden daha sağlam olur. Malum, sakatlık futbolun düşmanı. Sadece futbol değil; tüm sporların düşmanı.

Hakemler Açıklandı



Evet arkadaşlar heyecan bitiyor. Özlediğimiz Turkcell Super Lig, C.tesi 19:00'da başlayacak. İlk hafta hakemleri de açıklandı. Buyrun:

23 AĞUSTOS CUMARTESİ
19:00 - Galatasaray - Denizlispor: Mustafa Kamil Abitoğlu

21:00 - Sivasspor - Kayserispor: Fırat Aydınus

21:00 - Hacettepe Spor - Bursaspor: Suat Arslanboğa

21:00 - Büyükşehir BLD.Spor - Eskişehirspor: Özgüç Türkalp

21:45 - Gaziantepspor - Fenerbahçe: Yunus Yıldırım


24 AĞUSTOS PAZAR
19:00 - Trabzonspor - Ankaraspor : Cüneyt Çakır

21:00 - Gençlerbirliği - Kocaelispor: Koray Gençerler

21:00 - Konyaspor - Ankaragücü: Aytekin Durmaz

21:45 - Antalyaspor - Beşiktaş: Bünyamin Gezer

Bobo Tottenham'a Doğru

Evet, Beşiktaşlı Bobo'yu Tottenham istiyormuş. İddianın sahibi ise Gazette Hackney. Menajer, Juande Ramos; Berbatov'u Manchester'a satmaya razı olmuş. Ama bir şartla: Bobo'yu alırlarsa. Yani kısa ve öz olarak Spurs'te Berbatov'dan boşalması muhtemel olan santrofor pozisyonu için Bobo'nun adı geçiyormuş. Habere göre; Ramos, ne gerekiyorsa Beşiktaş yönetimine yapacakmış.


Bobo, iyi bir santrofor. Bitiricilik, koşu, pres özellikleri var. Geçen sezon kariyeri zirve yaptı ve Dunga tarafından kadroya dahil edildi. Sezon başı birçok talibi vardı, en ciddi teklifide 10 milyon dolar ile Dinamo Kiev yapmıştı ama Beşiktaş hayır dedi. Tottenham kadrosuna Gomes, Bentley, Modric, Dos Santos gibi yıldızları kattı. Bunları alırken de gayet bonkör davrandılar. Beşiktaş'ın ve Bobo'nun aklını çelebileceklerini düşünüyorum. Ne kadar olur derseniz 8 milyon € civarı önerebilir Beşiktaş'a.


Geçenlerde ise okudunuz mu bilmiyorum Holos(ş)ko-Lille dedikodusu çıkmıştı. Geri arkası gelmedi bunun. Bu, pek öyle gözükmüyor. Çünkü iddiayı atan kulübün yerel gazetesi.

Foto Futbol#1 (Cim Bom'da Forvet Sorunu)















Humberto Suazo, Voronin, Oliviera, Gomez, Morientes...

Silvestre Arsenal'de


Manchester United'ın başarılı futbolcusu Mikael Silvestre, Arsenal takımına transfer oldu. Buraya kadar her şey tamam, fakat Silvestre hem Wenger'in uzun süre sonra 30 yaş üstü oyuncu aldığı ilk isim oldu hem de Arsenal'in ezeli rakibi ManU'dan 34 yıl sonra ilk transferi oldu. Bu iki ilginç şeyden sonra Fransız oyuncuyu biraz analiz edelim diyorum.

1977, Les-Tours doğumlu oyuncu sağlam bir defans oyuncusu. 31 yaşında. Son 3-4 yıldır Ferguson onu pek planları dahilinde düşünmedi. Solda Heinze-Evra vardı; ortada ise Ferdinand-Vidic. Hal böyle olunca o da yedek kulübesini aşındırmaya devam etti. Ciddi sakatlıklar yaşadığı oldu. Ama yinede ayakta.

Wenger, yeni oyuncusu için; ''Şampiyonluk yolunda genç bir ekibiz ve Silvestre çok tecrübeli bir oyuncu. Tecrübesiyle genç arkadaşlarına yardımcı olacaktır.'' diyor. Silvestre'nin ben yine de Arsenal'de yedek kulübesinde iyi bir alternatif olacağı fikrindeyim. Bazen sol bekte Clichy'inin yerine geçebilir. Toure-Gallas ikilisinin yokluğunda Senderos'la birlikte iyi bir alternatif olacaktır, Silvestre.

Pekin Olimpiyat Oyunları #1-Usain Bolt

Şimdi, bu insana ne demeli. Ben şu an bilemiyorum. Bilinen bir şey var ki Pekin 2008, Bolt ve Phelps'in adıyla hatırlanacak. Bu ''biyonik'' adam 3 Mayıs'ta 9,76 koşunca ben yeni bir rekor için Bolt'un adının geçeceğini düşünüyordum. Pek de yanılmadım. New York'ta 9.72 koştu ve vatandaşı Asafa Powell'ın rekorunu kırdı. 21 yaşındaki bu adam deyim yerindeyse azdı sonrasında.

Pekin'de sinyalleri verdi aslında. 100 metre elemelerinde son 50 m yi jok yaparak koşan Bolt, buna rağmen 9.92 gibi çok korkutucu bir derece aldı. Ardından finallerde 25 m jok yaparak 9.69 koşmayı başaran Bolt, bilim adamlarının tahminine göre 2160 yılında olması beklenen, 100 metreyi 9.70'in altında koşma başarısını 152 yıl ileriye aldı. Bu onun biyonik olduğunun bence en güzel kanıtı.
Pekin'de en son Los Angeles 1984 Olimpiyatlarında Karl Lewis'in yaptığını (100 ve 200 dublesi) yapmak isteyen Bolt elemelerde yine pek kasmadı. Dün saat 17:00 sularında EuroSport spikerinin belirttiği asrın en önemli yarışlarından biri başladı. Aslında yarıştan önce Mehmet Terzi'nin de söylediği gibi yanında Zimbabweli ve Hollanda Antillerinden bir atlet ile yarışıyordu Bolt. Bu atletler Bolt'a tempo verip, rekora ulaşmasını sağlayabilirdi. Altını garantiydi zaten Bolt'un. Rekor için koşuyordu. En iyi üçüncü reaksiyon zamanını vermesine rağmen, 100 m yi öyle bir döndüki tek başına kaldı orada. 100 metre tek başına koştu ve yarışı 19.31 le bitirdi. Sonra 1 saliselik bir düzeltme yapıldı derecesinde.

Hem 24 senedir Olimpiyat oyunlarında yapılmamış olan 100-200 dublesini rekor kırarak yapması onun 'hayvan' olduğunun açık kanıtı.

Yarıştan bir notla bitireyim yazıyı. Bolt'u zorlar mı diye düşündüğümüz Wallace Spearmon (Birleşik Devletler Vatandaşı) koşarken, koştuğu kulvarın çizgisine bastığından ötürü diskalifiye oldu, 3.lüğü elinden alındı.