11 Kasım 2008 Salı

Mickael Rensing


Bayern Münih'in kaleci antrenörü Rensing'in Schalke maçındaki performansından memnun kalmadığını belirtmiş. Yedikleri golde, Rensing'in fazla açılmaması gerektiğini belirtmiş ve eklemiş: ''Onun daha çok gelişmesi gerek.'' Buradan Klinsmann ve ekibinin Rensing'in performansından memnun olmadıklarını ve Allianz Arena ya da başka bir yerde Rensing kaleyi koruduğunda içlerinin rahat olmadığını anlayabiliriz.

24 yaşında Rensing. Tabi, Kahn'la geçen o kadar dönemden sonra (2002 World Cup oynandığında 7 yaşındaydım ve Kahn hiç gol yemez sanardım) ister istemez Rensing'e az da olsa bir güvensizlik duyulabilir. Schalke ya da Hannover maçlarında yediği goller çoğalırsa bu güvensizlik herkese daha fazla şekilde yayılır. İşte o zaman Bayern Münih yönetimi, yeni Kahn'ı ikinci kaleci durumuna dahi düşürebilir.

Şu anda Hans-Jörg Butt'ın sağlık durumuyla ilgili bir bilgim yok. Fakat Rensing'in formunda bir düşme gözlenirse Butt, mutlaka kaleyi devralacaktır. Leverkusen efsanesiydi kendisi ama Benfica'dan kendini burada buldu. Belki de 34 yaşındaki kaleci için yeni bir fırsat.

NBA-Günün Maçları


NBA'de dün 5 maç vardı. Orlando, Blazers'a yenildi. Roy ve ekibi oldukça iyi gidiyorlar. Genç bir takımlar. Şu an için onlar adına en kötü olan şey Oden'ın bitmek bilmeyen sakatlıkları. O da düzelirse Portland Batı'da birkaç sene içinde zirveye oynar. Hedo'da 35 attı ama takım ona ayak uydurumayınca maçı kaybetti Magic. Baya istikrarsızlar.

Heat, Nets'i yendi ve galibiyet mağlubiyet konumunda galibiyeti öne geçirdi. Suns evinde zor anlar yaşadı ama Amare'ye duacılar. Celtics'i bu sezon yine muhteşem üçlü taşıyor. Deplasmanda Pierce 36-9-4 yaptı. Garnett'de double-double ile işi bitirdi. Thunder ise son çeyrekte atak yemeseydi 2. galibiyeti alabilirlerdi. Fakat Pacers'ta 24-7-10 yapan T.J Ford, Thunder'ın ipini çekti. Durant'ta 36 sayı attı.

SONUÇLAR

Celtics (7-1):94- Raptors (4-3): 87
Nets (2-4): 94- Heat (4-3):99
Blazers (4-3):106- Magic (4-3):99
Grizzlies (3-5): 102- Suns (6-2): 106
Thunder 1(1-6): 99- Pacers (3-3): 107

10 Kasım 2008 Pazartesi

Olacak mı?


En sonunda bu taraftar grubu 20 yıl sonra şampiyonluk görebilir. Abramoviç'in Chelsea'yi satın aldıktan sonra patlattığı bombalar, United'ın Ronaldo&Rooney&Tevezli günlerinden sonra Liverpool'da bir çekirdek oluşturmayı başardı. Her sene Anfield'da kaybedilen saçma sapan onlarca puan olurdu. Fakat bu sene onu minimum yaptı. Stoke karşısında alınan beraberliğin dışında takım iç sahada iyi gidiyor. En önemlisi özgüven geldi.

Her sene ligde kötü CL'de iyi Liverpool görürdük. Bu sene CL rüyası başlamadan bitecekti. Standard Liege öyle bir mücadele etti ki uzatmaların son iki dakikasında Kuyt'un attığı gol gruplara taşıdı Liverpool'u. Gerçekten bir iş kazasına uğrayabilirdik. Ne var ki artık bu takımda kendini kabul ettiren 18 numara bizi bu durumdan çıkardı.



Kaptan, takımını taşıyor. Böyle bir oyuncu dünya üzerinde az gerçekten. Onun hakkında bazı insanlar son günlerde kötü düşünüyor. ATL. Madrid maçının sonunda penaltıyı aldı gerçekten. Ama profesyonel olmak bunu gerektiriyor. Gerrard yine bildiğimiz Gerrard. İngiltere'nin ve Liverpool'un dinamosu. Bu sene EPL'de olacaksa onun sayesinde olacak en fazla.

Torres'de bu takımda artık efsane olmaya aday. Sakatlık onun belini bükmediği sürece dünyanın en iyi 10 oyuncusundan biridir benim gözümde. Yeni alınan Keane ile de oynayacağını gösterdi. O, herkese uyum sağlıyor.

Bir paragrafda Riera'ya açalım. Oldukça etkili kanatlarda. İniesta olmasa belki de şu anda İspanya'da banko oynayacaktı. Fenerbahçe'de peşine düştü, Liverpool gitti aldı. Espanyol'da yaptığını burada da yapıyor fazlasıyla. Babel-Riera-Pennant-Kuyt gibi kanat adamlarının bulunduğu bir takımda artık rotasyon yapmak kolay.

Kalemiz de emin ellerde. Reina, İspanya takımının ikinci kalecisi. Itandje ve Cavaleri de iyi yedekler. Sene başında Mourinho'nun dediği gibi kalesi emin ellerde Liverpool'un. Reina'nın Belçika'da kurtardığı penaltı olmasa şu anda takım UEFA Kupası'nda mücadele ediyor olabilirdi ama neyseki Reina var kalede.

Bu sene transfer'de alınan Keane'de yetenekli bir oyuncu olduğunu gösterdi. İlk başlarda pek etkili gözükmese de kendi performansını kısa sürede ortaya koydu. Arsenal için 8 neyse Liverpool için de 7 odur. 7 numara var sırtında onun. Komitenin ona ödediği 20 milyon euronun hakkını veriyor.

Transfer'de son yıllarda genç oyunculara da yöneldik. Her ne kadar Arsene Wenger'in Arsenal'i kadar olmasa da Liverpool'da G.Amerika'da oyuncu izliyor. Daniel Pacheco, Vitor Flora ve David N'gog; bu oyuncu izleme komitesinin eseri.

Bu sene defansımız da sağlam. Aynı Gerrard gibi emektar defans oyuncusu Carragher, her maça aynı motivasyonla çıkıyor. Danimarkalı Agger, sakatlığı tam olarak atlattı. Martin Skrtel'de sağlam bir defans oyuncusu. Hyppia da bunlara ek olarak defansta bir alternatif bazen. Beklerde ise Aurelio-Dossena solda, Degen-Arbeloa sağda oynuyorlar. Defans rotasyonundan yana da sorun yok.

Orta sahayı konuşmaya gerek yok. 24'lük kaptan Masch, Gerrard, Xabi Alonso, Riera, Babel, Pennant, Benayoun, Lucas Leiva ve daha ismini unuttuğum birçok oyuncu takımın orta saha rotasyonunu oluşturmakta. Kağıt üstünde kadro bence hep iyiydi. Ama uygulamada sorun oldu. Bu sene o da yok. Bakalım, belki de Liverpool; United'ın kendisini yakalamasına izin vermeyecek.

Ailton'dan 10 Emir


Şimdilerde İsviçre-Avusturya sınırında bir takım olan Altach'da bile düzenli forma şansı bulamayan ''göçebe'' Ailton, futbolcu olmak isteyen gençlere 10 tane nasihat vermiş. Fakat yazacaklarımdan 6. madde biraz ağır gibi. Siz siz olun 6. maddeye uymayın...
1- Asla danışmanlarınıza güvenmeyin.

2- Her zaman ailenizin yanında olun.

3- Kalbinizin çarptığı kulübü asla terk etmeyin.

4- İyi ve kötü arkadaşlarınızın ayrımına varın.

5- Ne düşünüyorsanız, onu söyleyin. İnsanlar sizi sever.

6- Dilediğiniz gibi yiyin, birkaç fazla gram sizin hızınızı kesmez.

7- Dakik olun yoksa bunun bedeli ağır ödersiniz.

8- Paraya dikkat edin, ne kadar hızlı gittiğini anlayamazsınız.

9- Nereden geldiğinizi asla unutmayın, akrabalarınızı kollayın.

10- Ününüzün tadını çıkarın, her an uçabilir.

Bent Hayat Veriyor

Dün, City karşısında 2-1 kazanıp 16. sıraya yükseldi Spurs. Redknapp, onları yola getiriyor anlaşılan. Takım daha mücadeleci oldu. Bent'de haftaiçinde Zagrep'te hat-trick yaptıktan sonra Spurs'e yine attığı 2 golle galibiyeti getirdi.

Bakalım bu pahalı kadro harcanan paranon hakkını verebilecek mi? Modric'ler Dos Santos'lar Corluka'lar Pavluychenko'lar yavaş yavaş kendilerine geliyorlar. Spurs taraftarı da kaybettiği umudunu yeniden kazanmaya başladı. En kısa sürede tırmanmaları gerekecek zirveye. Aksi takdirde geçen senenin Valencia'sı gibi olacaklar.

Anelka-Tuncay-Aurelio

Sakatlıktan çıkan Tuncay, dün Villa Park'ta kendinden geçti. 36 ve 90'da Boro'yu zafere taşıdı. 2006-2007'nin sonlarında ''o benim oğlum, sözleşme sorun değil'' dediği Tuncay'da bedelsiz uçmuştu yuvadan. Başlarda eleştrilse de şimdi taraftarının yüzünü güldürüyor.
Anelka... Fenerbahçe'nin çapının o dönemlerde kaldıramadığı, taşıyamadığı Fransız... Chelsea'de her maç gol atıyor. Dünde Blackburn'e salladı 2 tane. Onun diğer ikisinden farkı ise yaklaşık 10 milyon euroya gitmiş olması. Unutmadan, şu anda 10 golle açık ara gol kralı...


Geçen sezon Aziz Yıldırım'ın sözleşmesini uzatmadığı için Betis yollarına düşen Aurelio, Numancia'da iki tane salladı. Gazeteler manşet yapıyorlar onu. Takımın her şeyi oluverdi bir anda. Tabi bu doğal; Aurelio FB'de oynarken de diğer kulüpleri kendine hayran bırakıyordu. Bu gidişle iyi bir transfer yapar.




Geri Döndüm...

Uzun süredir yazmak nasip olmadı. Fakat yeniden burdayım. NBA'de başladı son sürat. Hep beraber geniş bir içerik bizleri bekliyor olacak. Bizden ayrılmayın efenim...